Bakan Tunç: Demokrasisi olmayan ülkelerin, Türkiye'nin üzerinde gösterilmesi inandırıcı değil
Bakan Tunç: Demokrasisi olmayan ülkelerin, Türkiye'nin üzerinde gösterilmesi inandırıcı değil
ADALET Bakanı Yılmaz Tunç, "Objektif kriterlere dayanmayan ve serbest seçimlerin bile yapılmadığı, demokrasisi olmayan ülkelerin, Türkiye'nin üstünde hukuk güvenliğinde gösterilmesinin hiçbir inandırıcılığı olamaz. Bu, yargımıza ve Türkiye Cumhuriyeti devletine saygısızlıktır" dedi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Dikmen Hakimevi'nde düzenlenen 'İdari Yargı Değerlendirme Toplantısı'nda konuştu. Programa, Hakimler ve Savcılar Kurulu Başkanvekili Mehmet Akif Ekinci ile çok sayıda yargı mensubu katıldı. Bakan Tunç, adalet sisteminde köklü değişiklik ve reformlar yaşandığını belirterek, "2017 yılından önce idari yargıda çift başlı bir yargı sistemi vardı. 2017 yılında yaptığımız anayasa değişikliğiyle Askeri Yüksek İdare Mahkemelerini kapatarak, idari yargı-askeri idari yargı ayrımı ortadan kaldırdık. Böylece askerlerin ve sivillerin ayrı yargı kollarında yargılanmasına son vererek, Türkiye'nin hukuk devleti vasfını daha da güçlendirdik. 80 yıldan bu yana uygulanan; ancak artık günümüz ihtiyaçlarına cevap vermeyen Ceza Kanunu, Borçlar Kanunu, Ticaret Kanunu, Hukuk Muhakemeleri Kanunu ve Ceza Muhakemeleri Kanunu gibi bütün temel kanunları yeniledik. Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından 23 Ocak'ta açıklanan ve hukukun üstünlüğünü esas alan, gecikmeyen ve öngörülebilir bir adalet sistemi vizyonuyla hazırladığımız Yargı Reformu Strateji Belgemizde 5 temel amaç doğrultusunda 264 yeni faaliyet belirledik. Belgeyle; kurumsal yapının güçlendirilmesi ve süreçlerin yeniden yapılandırılması, insan kaynakları kapasitesinin güçlendirilmesi, ceza adaleti sisteminin etkinliğinin artırılması, hukuk-idari yargı süreçlerinin etkinliğinin artırılması, adalete erişimin kolaylaştırılması amaçları kapsamında belirlediğimiz her bir faaliyeti önümüzdeki dönemde kararlılıkla hayata geçireceğiz" ifadelerini kullandı.
'2 BİN 483 KONUTU TEŞKİLATIMIZA KAZANDIRDIK'
Kısa vadede gerçekleştirmeyi planladıkları çalışmalara değinen Bakan Tunç, "Adalet hizmetlerinin zamanında, etkin ve kaliteli bir şekilde sunulmasını amaçlayan önemli faaliyetleri hayata geçireceğiz. Bakanlığımız bünyesinde Adalet Teşkilatı Performans ve Verimliliği Daire Başkanlığı, Hakimler ve Savcılar Kurulu bünyesinde Yargı Teşkilatı Performans ve Verimliliği Birimi, Bölge İdare Mahkemeleri Adalet Komisyonları bünyesinde Yargı Hizmetlerinin Etkinliği büroları oluşturacağız. Dijital dönüşüm projeleri ve hukuk eğitimine yönelik yenilikçi yaklaşımlar geliştireceğiz. İstinaf kanun yolu aşamasında da hedef süreler belirleyeceğiz. 2025 yılı yatırım programımızda; 68 adliye, 7 adli tıp binası, 120 mahalde adalet personeli konutu ve 1 personel eğitim merkezi, 1 denetimli serbestlik binası, 1 çocuk adalet merkezi yer alıyor. Önem verdiğimiz konulardan biri de adalet personeli için konut teminidir. Bunun için son 2 yılda yeni bir süreç başlattık. Bu kapsamda; 2 bin 483 konutu teşkilatımıza kazandırdık. 2002 yılında 19 bin 349 olan hakim ve savcı sayımızı 25 bin 695'e çıkardık. Son 2 yılda 227'si idari yargıda olmak üzere toplam 3 bin 369 yeni hakim-savcı ataması yaptık. Hukuk fakültelerimizdeki eğitim kalitesini artırmak için de öncelikle hukuk fakültesine girişte başarı sıralamasını önce 190 binden 125 bine, en son da 100 bine yükselttik. Son 2 yılda 3 bin 38 ilk derece mahkemesi, idari yargıda 89 ilk derece mahkemesi kurduk" diye konuştu.
'ONLAR ARTIK TARİHTE KALDI'
Adalet sistemine ilişkin eleştirilere değinen Tunç, "25 bin hakim ve savcımızın emeğine saygısızlık yapan bazı çevreler var. Özellikle masa başında hazırlanmış olan birtakım belgelerle, istatistiklerle, ülkemizi karalamaya yönelik çabalara biz fırsat vermeyiz. Amerika Birleşik Devletleri Eski Barolar Birliği Başkanı'nın kurduğu bir dernek vasıtasıyla yapılan bir listeleme ve o derneğe bağış yapanların önde gösterildiği bir hukuk güvenliği endeksinin, bizim tarafımızca hiçbir hukuki anlamı yoktur. Kimlerle anket yaptınız, kimlerle konuştunuz, hangi uygulayıcıyla konuştunuz, hangi akademisyenle konuştunuz? Objektif kriterlere dayanmayan ve serbest seçimlerin bile yapılmadığı, demokrasisi olmayan ülkelerin, Türkiye'nin üstünde hukuk güvenliğinde gösterilmesinin hiçbir inandırıcılığı olamaz. Bu, yargımıza ve Türkiye Cumhuriyeti devletine saygısızlıktır. Bunu tekrar eden siyasetçiler var. Bunu sürekli tekrar eden bazı akademisyenler de var. Ama hakkaniyetli olmak lazım, 13 milyon 900 bin karar verilmiş bu ülkede ve siz birkaç soruşturmayı öne alarak 'Türkiye'de yargı bağımsızlığı yok' diyebiliyorsunuz. Evet; Türkiye yargı tarihine baktığımız zaman çok karanlık dönemlerden geçti. İbret alacağımız dönemlerden geçtik. Bir 27 Mayıs yargısını yaşadı bu ülke. Hukuk devletinin yanında durmayan, milli iradenin yanında durmayan yargı mensuplarıyla tanıştı bu ülke. Bu ülkenin seçilmiş başbakanını idama gönderen, vatandaşlarını idama gönderen yargıçlar vardı bu ülkede. Ama onlar artık tarihte kaldı, geride kaldı" dedi. (DHA)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.