Değerli Türk360 okuyucusu, merhaba!
Bugün sizlerle ilk kez buluşmanın heyecanını yaşıyorum. Türk360 çatısı altında kaleme alacağım yazılarda güncel gelişmeleri, gündemi ve hayatın içinden önemli konuları sizlere aktarmayı amaçlıyorum. Her yazıda sizlerle bir pencere açacak, düşündürecek ve paylaşacak bir şeyler bulmayı umuyorum.
Hadi, bu yolculuğa birlikte başlayalım!
Memleketimizde son yılların en popüler suçlaması belli: “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek.” Eskiden bunun için meydanlarda bağırmak, gazetelerde yazmak ya da en azından birkaç yüz kişiyi galeyana getirmek gerekirdi. Şimdi ise bir cümleniz yetiyor.
Ama düşünelim: Türk halkı nelere alınır, nelerden tahrik olur?
Kırmızı çizgilerimiz çoktur. Bayrak, ezan, vatan, millet...
Ama bir kırmızı çizgimiz daha vardır ki, kimse kolay kolay dile getirmez: Takım sevdası.
Düşünün ki bir siyasetçi kürsüye çıkıp şunları söylüyor:
“Beşiktaşlılar aslında futboldan hiç anlamıyor. Galatasaraylılar şampiyonluğu hak etmiyor. Fenerbahçe zaten tarih boyunca torpille ayakta kaldı.”
İşte o anda ülke yanmaya hazır bir barut fıçısına döner. Mahalle aralarında bayraklar indirilir, kahvehanelerde bardaklar havada uçuşur, sosyal medya cephe hattına döner. Ve ertesi gün manşet:
“X Siyasetçi, Halkı Kin ve Düşmanlığa Sevk Etti.”
Oysa siyasette de aynı tablo yaşanıyor. Partilerimiz, biraz futbol takımlarına benziyor. Tribünleri dolduran taraftarlar var, yöneticileri protesto etmek yasak gibi, teknik direktörün (liderin) taktikleri sorgulanamaz. Transfer sezonu geldi mi “bizimkiler” diye savunduğunuz oyuncular ertesi gün başka bir formayla sahada, ama siz hâlâ eski tezahüratı bağıra bağıra söylüyorsunuz.
Ve işin en ironik tarafı:
Gerçek hayatın sorunları –enflasyon, işsizlik, adalet arayışı– tribünlerin dışında oynanan koca bir maçken, biz hâlâ hangi takımın daha büyük olduğuyla kavga ediyoruz.
Belki de soru şu olmalı:
Halkı kin ve düşmanlığa sevk edenler, gerçekten söylenen sözler mi, yoksa yıllardır bizi aynı tribünde birbirimize bağırmaya mahkûm eden düzen mi?
Peki bu suçlamayı futbola uygulasak?
Kendi takımını koruyup diğer takımları aşağılayan herkes hakkında “kin ve düşmanlığa tahrik” soruşturması açılsa…
Herhalde memlekette en çok tutuklu, siyasiler değil; derbiden sonraki sabah polis minibüslerinde tribünleri dolduran taraftarlar olurdu.
