Sevgili okurlar, İşyerinde yaşanan mobbing, dışarıdan bakıldığında sadece “biraz huzursuzluk” gibi algılanabilir. Oysa gerçekte mobbing, insanın hem ruhunu hem de bedenini sessizce kemiren, derinden yıpratan bir süreçtir. Birçoğumuz, başımıza gelmeden bu baskının ne kadar ağır sonuçlar doğurabileceğini fark edemiyoruz. İlk Adım: Kaydetmek Eğer böyle bir durumla karşılaşırsanız, lütfen ilk adımda yaşadığınız olayı mutlaka not edin.  Çoğu zaman mobbingin tetikleyicisi çok net olur: bir haksızlığa boyun eğmemek, bir çıkar ilişkisine hayır demek ya da sadece yeteneklerinizin fark edilmesi bile bu süreci başlatabilir. Bir ajanda tutmak, yaşadığınız olayları gün, gün, saat, saat not etmek, bu olaylar kimlerin yanında oldu, kimler bu olaylara şahit oldu not tutmak, ileride “Olanları Ben mi abartıyorum?” diye düşünmenizin önüne geçer. Sağlığınızı İhmal Etmeyin Sevgili dostlar, mobbing yalnızca ruhsal değil, bedensel sağlığımızı da sarsar. Bu nedenle henüz sorunlar büyümeden bir check-up yaptırmak ve düzenli sağlık kontrolleriyle kendinizi takip etmek çok önemlidir. Çoğu kişi, özellikle psikolojik destek almak konusunda çekingen davranır. “Damgalanırım” korkusuyla psikiyatriste ya da psikoloğa gitmekten kaçınır. Oysa bu adım, hem iyileşme hem de ileride hak arama süreci için hayati bir belgedir. Bir Vaka: “Ben mi Abartıyorum?” Geçtiğimiz yıl bir kamu çalışanı bana şunları anlatmıştı: “Bir proje sunumunda yöneticime hak ettiğim şekilde katkı sunduğumu söyledim. O günden sonra beni görmezden gelmeye başladı. Toplantılara çağrılmıyor, hazırladığım raporlar yok sayılıyordu. Önce kafam karıştı, sonra gece uykularım kaçmaya başladı. ‘Ben mi alınganlık yapıyorum?’ dedim, ama ajandama not ettikçe her şeyin sistematik olduğunu fark ettim. Aylar sonra depresyon tanısı kondu. Şimdi geriye dönüp baktığımda, o günlerden itibaren hem sağlık raporlarımı hem de yaşadığım olayları kayıt altına almamın bana güç kattığını görüyorum.” Bu örnek, mobbingin nasıl sinsice ilerlediğini ve mağduru yalnızlığa sürüklediğini çarpıcı biçimde ortaya koyuyor. Yalnız Değilsiniz Unutmayın, yaşadıklarınızı paylaşmak sizi zayıf değil, güçlü kılar. Ailenizle, yakın dostlarınızla dertleşmek, bu yükün hafiflemesine yardımcı olur. Mobbing yalnızca sizi değil, sevdiklerinizi de etkiler. Çoğu evlilik, gizlenen sorunların altında ezilir. Oysa paylaşmak, hem sizi hem de ailenizi korur. Hukuki Haklarınızı Bilin Bir başka önemli nokta da hukuki süreçtir. Bir avukatla görüşmek, hangi belgelerin nasıl saklanması gerektiğini öğrenmek açısından yol göstericidir. Reçeteler, raporlar, sağlık harcamaları… Hepsi ileride açılacak bir tazminat davasında en güçlü dayanaklarınızdır. Burada küçük bir uyarı: Reçete edilen ilaçları yalnızca almak değil, düzenli kullanmak da önemlidir. Mahkemeler ilacın eczaneden alınıp alınmadığını bile sorgular. Hayata Tutunmak Mobbingle mücadelede en etkili silahlardan biri de sosyal yaşamdır. İş dışında hobiler edinmek, dost çevresini genişletmek, sizi yeniden ayağa kaldırır.  Ayrıca sendikalara ve meslek örgütlerine üye olmak, yalnızca kendi mücadelenizi değil, başkalarının da sesini güçlendirir. Çünkü örgütlü mücadele, mobbinge karşı en sağlam kalkandır. Sağlığa Etkilerin Boyutları Tıpta mobbingin sağlığa etkileri derecelendirilir. Sadece şikâyetler varsa bu 1. derece, klinik bulgularla teyit edilmişse 2. derece, kalıcı ve geri dönüşsüz etkiler oluşmuşsa 3. derece olarak kabul edilir. Bu sınıflandırma, hem bilimsel çalışmalarda hem de hukuki davalarda önemli bir yol haritasıdır. Sevgili okurlar, mobbing yalnızca işyerinde kalmaz; hayatın bütün alanlarını sarsar.  Görmezden gelindiğinde büyür,  Belgelendirilmediğinde görünmez hale gelir.  Sağlığınızı, onurunuzu ve haklarınızı korumak için cesaretle adım atın.  Unutmayın, bu yolculukta yalnız değilsiniz; aileniz, dostlarınız ve örgütlü mücadele yanınızda olacaktır. Mobbing ile Mücadele Derneği olarak bize mobbing.org.tr web sitemizden ulaşabilirsiniz.