İlhan İŞMAN
Köşe Yazarı
İlhan İŞMAN
 

Çalışanı Kazanan Kurum, Yarışı Kazanır

Kamu ya da özel… Fark etmiyor. Kurumsal sürdürülebilirliğin en stratejik kaldıracı, bordrodaki satır değil; o satırların arkasındaki insanın enerjisidir. Motivasyon, bilanço kalemlerinde görünmeyen ama performans göstergelerinde çarpan etkisi yaratan bir varlıktır. Bu yüzden yönetişim mimarisini, İK süreçlerini ve liderlik davranışlarını “çalışan deneyimi” eksenine yeniden kurgulamak artık olmazsa olmaz bir gereklilik olmuştur. “İnsan Gücü = Rekabet Gücü.” “Motivasyon, maliyet değil yatırımdır.” “Birlikte tasarla, birlikte kazan.” “Yetki ver, ivme gör.” Ne için çalışıyoruz? Çalışanın motivasyonu, yaptığı işin daha büyük bir değere bağlanmasıyla kalıcı hale gelir. Kurumun misyonunu günlük iş akışlarına tercüme eden amaç mimarisi kurun: her birim için somut “katma değer öyküleri”, aylık etki panoları, 90 günlük hedef kıstası koyun. Kamu kurumlarında bu çerçeve, vatandaş temas noktalarında ölçülen vatandaş memnuniyeti ölçümleri; özel sektörde ise müşteri memnuniyeti, haftalık takip, aylık görünüm değerlendirme çıktıları olarak önem kazanır. Çünkü hepimiz biliyoruz ki; “Ölçemezsen Yönetemezsin…” “Amaç varsa ivme vardır.” Japon üretim kültüründeki Kaizen yaklaşımı, her çalışanı sürecin sahibi yaparak “anlam”ı günlük iyileştirmeye bağlar. “Her gün %1 daha iyi” prensibi, motivasyonu sürdürülebilir kılar. Motivasyonun düşmanı, gereksiz onay katmanlarıdır. Yetki delege eden ve iş akışını yalınlaştıran modeller, hem kamu hem özelde ivme yaratır.  “Yetki ver, ivme gör.” Teknoloji şirketlerindeki %20 zaman uygulamaları (çalışanın haftanın bir gününü inovasyona ayırması), mikro-özerklikle motivasyonu radikal olarak artırır. Yıllık değerlendirme elbette tek başına yetmez. Sürekli geri bildirim, eş değerlendirme ve 360° yöntemi mekanizmalarını sadeleştirip ritme bağlamak gerekir. Kamu tarafında denetim odağını öğrenme odaklı denetime kaydırmak; özelde ise yöneticilere “radikal açık” (dürüst ve saygılı) geri bildirim eğitimleri vermek kurumunuz-işletmeniz adına fark yaratacaktır.   “Geri bildirim değil, ileri besleme!” Motivasyon sadece maaşla tutulmaz. Toplam ödül mimarisi kurmanızı özellikle öneririz. Günümüzde artık esnek çalışma (haftada 1–2 gün uzaktan), kişiselleştirilmiş yan haklar (sağlık paketi, ulaşım/kreş desteği), öğrenme cüzdanı (yıllık eğitim bursu) ve kariyer içi mobilite yöntemleri çalışma hayatının gündemindedir. Kamu tarafında rotasyon programı ve mesleki sertifikasyonun kıdeme yansıması; özelde şeffaf ücret bantları güven yaratacaktır. “İyi iş, iyi his.” İleri analitik yöntemleri kullanan vizyon sahibi kurumlar, yetenek uçuş planı çıkarıp, çalışana projelere göre rotalar belirler. Bu yaklaşım, terfiyi “kader” değil “tasarım” haline getirir. Hata yapma korkusu, çalışanın yaratıcılığını kurutur. Psikolojik güvenlik ortamı için yöneticilere “hata sonrası öğrenme ve “soru sorma ritüeli” kazandırmak önemli bir çözüm olacaktır. Ayrımcılık ve mobbing için sıfır tolerans politikası, bağımsız etik hat ve hızlı soruşturma protokolü vizyon sahibi yöneticilerin, kurum kültürü oluşturmuş kurumların olmazsa olmazı haline gelecektir. “Hata değil, veri.” Dünyada sağlık sektöründeki kurumlarda hata bildirim anonim platformları, klinik kalitenin yanında, çalışan moralini de yükseltmiştir. Rapor edilen her vaka, eğitim oturumuna dönüşmektedir. “Davranışı güçlendir, değeri büyüt.” Takdir, motivasyonun düşük maliyetli ama yüksek getirili aracıdır. Kurum değerleriyle hizalı mikro-ödül programları anlık tebrik ve görünürlük panolarını kullanan kurumlar açık ara öne geçmektedirler. “Gördüğünü güçlendir.” Çağrı merkezlerinde anlık başarı yayınları ve “müşteri hikâyesi”, vardiya moralini gözle görülür biçimde artırdığı görülmüştür. “Mekân, davranışı tasarlar.” İşyeri, sessiz bir kültür bildirgesidir. Aydınlık alanlar, odak kabinleri, çalışma ritüelleri, yürüyen toplantılar, sessiz Çarşamba (yoğun odak günü) gibi pratiklerin işyeri verimini yükselttiği görülmüştür. ”Alanını tasarla, akışını yakala.” Önerilerimiz: Strateji ve politika tasarımına çalışanları da dahil edin, Yıllık iklim anketi sonuçlarının şeffaf olarak aksiyon planını alın,  Sendika/temsilci iş birliğiyle ortak gelişim protokolleri hazırlayın, “Birlikte tasarlayın, birlikte kazanın.” Bir büyükşehir belediyesinde kurulan dijital fikir platformu, sahadaki ekiplerden gelen bireysel önerilerle işlem sürelerini kısalttı; katkı yapan personeller proje bütçesinden pay aldı. Motivasyon tek seferlik kampanya değil, kültürel bir işletim sistemidir. Amaçla hizalanmış hedefler, yalın süreçler, güvenli iletişim ve görünür takdir; kamu hizmetinde vatandaş memnuniyeti, özel sektörde ise müşteri sadakati olarak dışa vurur.  “Çalışanını kazanan kurum, yarışı kazanır…”
Ekleme Tarihi: 10 Ekim 2025 -Cuma
İlhan İŞMAN

Çalışanı Kazanan Kurum, Yarışı Kazanır

Kamu ya da özel… Fark etmiyor. Kurumsal sürdürülebilirliğin en stratejik kaldıracı, bordrodaki satır değil; o satırların arkasındaki insanın enerjisidir. Motivasyon, bilanço kalemlerinde görünmeyen ama performans göstergelerinde çarpan etkisi yaratan bir varlıktır. Bu yüzden yönetişim mimarisini, İK süreçlerini ve liderlik davranışlarını “çalışan deneyimi” eksenine yeniden kurgulamak artık olmazsa olmaz bir gereklilik olmuştur.

“İnsan Gücü = Rekabet Gücü.”

“Motivasyon, maliyet değil yatırımdır.”

“Birlikte tasarla, birlikte kazan.”

“Yetki ver, ivme gör.”

Ne için çalışıyoruz?

Çalışanın motivasyonu, yaptığı işin daha büyük bir değere bağlanmasıyla kalıcı hale gelir. Kurumun misyonunu günlük iş akışlarına tercüme eden amaç mimarisi kurun: her birim için somut “katma değer öyküleri”, aylık etki panoları, 90 günlük hedef kıstası koyun. Kamu kurumlarında bu çerçeve, vatandaş temas noktalarında ölçülen vatandaş memnuniyeti ölçümleri; özel sektörde ise müşteri memnuniyeti, haftalık takip, aylık görünüm değerlendirme çıktıları olarak önem kazanır. Çünkü hepimiz biliyoruz ki; “Ölçemezsen Yönetemezsin…”

“Amaç varsa ivme vardır.”

Japon üretim kültüründeki Kaizen yaklaşımı, her çalışanı sürecin sahibi yaparak “anlam”ı günlük iyileştirmeye bağlar. “Her gün %1 daha iyi” prensibi, motivasyonu sürdürülebilir kılar.

Motivasyonun düşmanı, gereksiz onay katmanlarıdır. Yetki delege eden ve iş akışını yalınlaştıran modeller, hem kamu hem özelde ivme yaratır. 

“Yetki ver, ivme gör.”

Teknoloji şirketlerindeki %20 zaman uygulamaları (çalışanın haftanın bir gününü inovasyona ayırması), mikro-özerklikle motivasyonu radikal olarak artırır.

Yıllık değerlendirme elbette tek başına yetmez. Sürekli geri bildirim, eş değerlendirme ve 360° yöntemi mekanizmalarını sadeleştirip ritme bağlamak gerekir. Kamu tarafında denetim odağını öğrenme odaklı denetime kaydırmak; özelde ise yöneticilere “radikal açık” (dürüst ve saygılı) geri bildirim eğitimleri vermek kurumunuz-işletmeniz adına fark yaratacaktır.

 

“Geri bildirim değil, ileri besleme!”

Motivasyon sadece maaşla tutulmaz. Toplam ödül mimarisi kurmanızı özellikle öneririz. Günümüzde artık esnek çalışma (haftada 1–2 gün uzaktan), kişiselleştirilmiş yan haklar (sağlık paketi, ulaşım/kreş desteği), öğrenme cüzdanı (yıllık eğitim bursu) ve kariyer içi mobilite yöntemleri çalışma hayatının gündemindedir. Kamu tarafında rotasyon programı ve mesleki sertifikasyonun kıdeme yansıması; özelde şeffaf ücret bantları güven yaratacaktır.

“İyi iş, iyi his.”

İleri analitik yöntemleri kullanan vizyon sahibi kurumlar, yetenek uçuş planı çıkarıp, çalışana projelere göre rotalar belirler. Bu yaklaşım, terfiyi “kader” değil “tasarım” haline getirir.

Hata yapma korkusu, çalışanın yaratıcılığını kurutur. Psikolojik güvenlik ortamı için yöneticilere “hata sonrası öğrenme ve “soru sorma ritüeli” kazandırmak önemli bir çözüm olacaktır. Ayrımcılık ve mobbing için sıfır tolerans politikası, bağımsız etik hat ve hızlı soruşturma protokolü vizyon sahibi yöneticilerin, kurum kültürü oluşturmuş kurumların olmazsa olmazı haline gelecektir.

“Hata değil, veri.”

Dünyada sağlık sektöründeki kurumlarda hata bildirim anonim platformları, klinik kalitenin yanında, çalışan moralini de yükseltmiştir. Rapor edilen her vaka, eğitim oturumuna dönüşmektedir.

“Davranışı güçlendir, değeri büyüt.”

Takdir, motivasyonun düşük maliyetli ama yüksek getirili aracıdır. Kurum değerleriyle hizalı mikro-ödül programları anlık tebrik ve görünürlük panolarını kullanan kurumlar açık ara öne geçmektedirler.

“Gördüğünü güçlendir.”

Çağrı merkezlerinde anlık başarı yayınları ve “müşteri hikâyesi”, vardiya moralini gözle görülür biçimde artırdığı görülmüştür.

“Mekân, davranışı tasarlar.”

İşyeri, sessiz bir kültür bildirgesidir. Aydınlık alanlar, odak kabinleri, çalışma ritüelleri, yürüyen toplantılar, sessiz Çarşamba (yoğun odak günü) gibi pratiklerin işyeri verimini yükselttiği görülmüştür.

”Alanını tasarla, akışını yakala.”

Önerilerimiz: Strateji ve politika tasarımına çalışanları da dahil edin,

Yıllık iklim anketi sonuçlarının şeffaf olarak aksiyon planını alın, 

Sendika/temsilci iş birliğiyle ortak gelişim protokolleri hazırlayın,

“Birlikte tasarlayın, birlikte kazanın.”

Bir büyükşehir belediyesinde kurulan dijital fikir platformu, sahadaki ekiplerden gelen bireysel önerilerle işlem sürelerini kısalttı; katkı yapan personeller proje bütçesinden pay aldı.

Motivasyon tek seferlik kampanya değil, kültürel bir işletim sistemidir. Amaçla hizalanmış hedefler, yalın süreçler, güvenli iletişim ve görünür takdir; kamu hizmetinde vatandaş memnuniyeti, özel sektörde ise müşteri sadakati olarak dışa vurur. 

“Çalışanını kazanan kurum, yarışı kazanır…”

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve turk360.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.